[powerkit_alert type=”info” dismissible=”false” multiline=”true”]
Bitkiler, havanın oksijen içeriğini artırarak ve havayı temizleyerek sağlığımız üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Bu faydalı bitkiler ayrıca çevredeki havayı terleme yoluyla soğutur. Bitkilerle yakın olmak stresi azaltır ve bazı araştırmalar üretkenliği artırdığını da tespit etmiştir.
[/powerkit_alert]
Bilgisayarınızda tonlarca Excel tablosuna boğulduğunuz o zor günlerden birini hiç yaşadınız mı? Sıkı teslim tarihlerinin stresi her saat artıyor gibi görünüyor. Ancak ofis pencerenizin önünde gölgeli bir ağaç görüyorsunuz ve rahat bir nefes almak istiyorsunuz.
Doğa, bir an için de olsa, en azından günü geçirmenize yetecek kadar sakinleşmenize yardımcı olur.
Bitkilerin üzerimizde ne gibi sihirli etkileri olabileceğini merak ediyorsanız, bu makale bitkilerin insanları ve çevremizi nasıl etkilediği hakkında bilmeniz gereken bazı şeyleri size açıklıyor.
Bitkiler havayı temizler ve soğutur
Soluduğumuz havanın çeşitli gazlarla dolu olduğununu biliyoruz (örn. oksijen). Bununla birlikte, hava karışımının içinde bulunan ve “kirletici” olarak kabul edilen diğer gazlar ve tozlarla da mevcuttur. İç mekanlarda – evlerimizde, ofislerimizde ve okullarımızda – mobilyalar ve diğer öğeler genellikle, uçucu organik kimyasalları (VOC’ler) ve diğer benzer kirleticileri yayarlar. Bu partiküller solunum yollarını tahriş ettiğinden, toksik bir etkiye sahiptir denilebilir ve alerjilerin başlıca nedeni olduğundan, bu durum iç hava kalitesini (IAQ) düşürür.
Bitkiler hava kalitesini iki şekilde iyileştirebilir. Bunlardan ilk olanı, karbondioksiti emdikleri ve atmosfere oksijen saldıkları fotosentezdir.
Parkta yürüyüş canlandırıcıdır, çünkü bitkiler sadece karbondioksiti emmekle kalmaz, aynı zamanda oksijen de verir. Daha yüksek oksijen konsantrasyonları, hafıza, görsel-uzaysal algı ve sözlü anlama dahil olmak üzere bilişsel performans alanlarını iyileştirdiği bilinmektedir.
Oksijen salınımı ile birlikte bitkilerin yapraklarında gerçekleşen fotosentez, negatif hava iyonlarının (NAI’ler) üretimine sebep olur. NAI’ler, askıda kalan maddeleri emmede ve dolayısıyla hava temizlemede çok önemli bir rol oynamaktadır. Bununla birlikte, iç mekan bitkileri yalnızca çok az miktarda NAI üretir, bu nedenle etkileri sınırlıdır.
Evinizdeki veya ofisinizdeki bir iç mekan bitkisi de aynı şeyi yapar. Bitkiler toksik uçucu organik kimyasalları (VOC’ler) emebilir ve bunları neredeyse %35 oranında azaltabilir.
Bu, parklar, bahçeler veya yoğun çalılar gibi yeşil alanların yakınındaki evlerin neden daha temiz ve daha iyi hava kalitesine sahip olduğunu açıklar. Her gün soluduğumuz havayı iyileştirmek için ev bitkilerinin daha fazla O2 ve NAI salabilme özelliğini en üst düzeye çıkarmak konusunda şu anda çalışmalar devam etmektedir.
Hava Soğutucu ve Nemlendirici Tesisler
Bitkiler ayrıca terleme süreci boyunca termoregülasyonu destekler ve doğal nemlendiriciler gibi davranır. Terleme, suyun bitki içinde hareketi ve bitkinin toprak üstü kısımlarından (yapraklar, gövdeler, stomalı çiçekler) su buharı şeklinde buharlaşması olarak tanımlanır. Serbest kalan su buharı aşırı ısınmayı azaltır ve etrafındaki alanı soğutur.
Terleme, bitkinin etrafındaki sıcaklığın azalmasına yardımcı olur. Bu aynı zamanda atmosferdeki nem seviyelerinin artmasına da yardımcı olur. Yüksek terleme oranları, bitki yüzeylerinin daha fazla soğumasına yol açar. Binalardaki bitki kaplı cephelerin, sıcaklıkta önemli bir düşüşe neden olduğu ve bina üzerindeki ısı yükünü azalttığı kanıtlanmıştır.
Bitkiler Stresi Azaltır
Bitkiler ayrıca fizyolojik ve psikolojik stresi azaltmaya yardımcı olur. Bunu sempatik sinir sistemine (ANS) etki ederek yaparlar. Sempatik bölünme, genellikle “savaş ya da kaç” tepkileri olarak bildiğimiz şeyi harekete geçirir.
Stresli koşullar altında, ANS’nin sempatik kısmı aktive olur, bu da hipertansiyon, artan kalp hızı, artan terleme ve göz bebeği genişlemesi gibi çeşitli eylemlerle sonuçlanır. Bitkiler, sempatik bölünmenin etkilerini baskılayarak ANS’yi etkiler, böylece stresin vücut üzerindeki olumsuz etkilerini azaltır.
Bitkiler Bilişsel Yeteneği ve Yaratıcılığı Artırır
Bitkilerin, özellikle yaratıcı ve problem çözme yetenekleriyle ilgili olarak, bireylerin bilişsel yetenekleri üzerinde de bir etkisi olduğu bilinmektedir. İngiltere’deki Exeter Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, iç mekan bitkileri konsantrasyonu iyileştiriyor, çalışan verimliliğini ve işyerinde genel refahı artırıyor. Bitkiler ve ağaçlarla ilgili, çocukların konsantrasyonunu ve hafızada kalıcılığını artırdığı iyi bilinmektedir.
Bitkilerin Şifalı özelliği
Bitkilerin genel olarak insanlar üzerinde genel olarak olumlu bir etkisi olduğu bilinmektedir. Bitkilerin faydalı özellikleri, onları çeşitli tıbbi tedavilerde kullanmamıza sebep olmuştur. Roger Ulrich tarafından yapılan tıbbi bir araştırma, pencerelerinden ağaçları görebilen hastaların ameliyattan sonra daha hızlı iyileştiğini ve pencereleri tuğla duvara bakan hastalara göre daha az ilaca ihtiyaç duyduğunu gösterdi.
Tıp bilimi, hastalarda sağlıklı iyileşmeyi hızlandırmak için daha yeşil etkileşimleri destekler. “Bahçecilik terapisi”, bir kişinin terapötik hedeflere ulaşmak için bahçecilik ve bitki ile ilgili faaliyetlerde bulunduğu bir müdahaledir. Bahçıvanlığın, hipokampustaki bilişsel yetenek ve beyin hacmi üzerinde olumlu bir etkisi olabileceğine ve bilişsel bozulma ve depresyon riskini azaltabileceğine inanılmaktadır.
Bitkilerin yetiştiği toprak, iltihabı azaltabilen bakteriler içerir.
Bir pazar günü parkta yürüyüş yaparsanız, sadece bitkilerin değil, onların yetiştiği toprağın da stresi azaltmada olumlu etkisi bilindiği için daha da büyük bir keyif sizi bekliyor olacaktır. Toprak, Mycobacterium vaccae adlı bir bakteri içerir. Bu bakteri, iltihaplanmaya karşı çalışan ve stresi azaltan bir yağ asidi üretir. Bu etkinin mekanizması hala belirsizdir. Araştırmalar, kemirgenlere M.vaccae enjekte edildiğinde, bakterinin beyin üzerinde antidepresanlarınkine benzer bir etkiye sahip olduğunu tespit ettiler.
Bitkilerin ve ağaçların insan yaşamına faydalı olduğunu çok eski zamanlardan beri biliyoruz. Çoğumuz, çoğu zaman yerleşik modern yaşam tarzlarımızın bir sonucu olarak; beton duvarların arasında, açık havada olduğundan daha fazla zaman harcıyoruz. Bu yüzden bitkilerle olan pek çok güzel etkileşimi maalesef kaçırıyoruz! Ancak bitkilerin sadece çevremizi değil aynı zamanda bedenlerimizi ve zihinlerimizi de etkilediğini göz önünde bulundurarak yeşil ortamlarla etkileşimimizi artırmak için elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız.
Referanslar
- https://link.springer.com/article/10.1007%2Fs11356-018-3554-1
- https://doi.org/10.1289/ehp.1408216
- https://doi.apa.org/doiLanding?doi=10.1037%2Fxap0000024